Kadınların işgücüne katılımı geriledi Dünya Bankası'nın "İşte Cinsiyet" raporuna bir göz attım. Kadınların işgücüne katılımı ve işteki durumlarıyla ilgili çarpıcı tespitler var. Son yirmi yılda dünyada 15-64 yaş grubundaki kadınların işgücüne katılımları yüzde 57'den yüzde 55'e gerilemiş. Üstelik, Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgelerinde bu oran yüzde 25'lere kadar düşüyor. Ayrıca, dünya genelinde kadınların yarısından daha azı bir işe sahip. Her beş erkekten dördünün bir işi varken kadınların 5'te 1.5-2 civarında. Girişimci olup kendi işini kurmuş kadınlar ise kar marjı düşük sektörlerde kendine yer bulabilmiş. Ücret karşılığı çalışanlar ise daha çok geçici veya yarı zamanlı işlerde istihdam ediliyor. Prof. Dr. Cem Kılıç'ın yayınladığı bir ILO analizinde ücretli çalışan kadınların aynı vasıf seviyesindeki erkeklerden ortalama olarak yüzde 10-30 düzeyinde daha az kazandıkları görülüyor. Çocuk bakıyorlar Dünya Bankası'na göre, Türkiye'de kadınların işgücüne katılımlarının düşük olmasının iki temel sebebi var; ücretsiz aile işçisi olarak istihdam edilen kadınların kırdan kente göç nedeniyle işgücünün dışında kalmaları ve kadınların ev işleri ve çocuk bakımıyla meşgul olmak suretiyle aile bütçesine daha fazla katkı yapabilecekleri düşüncesi. Dünya Bankası, Türkiye'de yarı zamanlı çalışan erkeklerin yüzde 10'un altında kaldığına; aynı kategorideki kadınların oranının ise yüzde 25'lerde olduğuna işaret ediyor. Çözüm önerileri Dünya Bankası'nın kadın ve erkek arasındaki bu eşitsizliği gidermek için bir takım önerileri var: - Çocukluk ve gençlik dönemlerinde eğitim öğretim yoluyla eşitsizliklerin önlenmesine yönelik politikalar uygulanabilir. - Uygun çocuk bakımı ve erken çocuk gelişimi programları ile kadınların ev içindeki yükleri azaltılabilir. Dünya Bankası, Türkiye üzerinde yaptığı bir çalışmada okul öncesi eğitime bir yıl eklenerek kadınların işgücüne katılımlarının yüzde 9 artırılabileceğini ortaya koyuyor. Benzer şekilde, İngiltere ve İskandinav ülkelerinde uygulanan baba dostu izin politikaları, erkeklerle kadınların ev içindeki sorumlulukları paylaşmalarını sağlıyor. - Cinsiyet eşitliği konusunda özel sektör liderliği önemli katkılar yapabilir. Erkek egemen sektörlerin, uyumlu istihdam ve aile dostu çalışma düzenlemeleri aracılığıyla kadınlara açılması, cinsiyet eşitsizliğinin önüne geçilmesini sağlayabilir. Toplumsal algı Yukarıdaki datalar elbette insanın içini burkuyor. Çözüm önerileri ise kulağa hoş gelmekle birlikte işe yarar mı bilemiyorum. Kadınlar için ne zaman bir şeyler yapılması gündeme gelse ya devletten ya da diğer kurumlardan medet umulmasına alıştık. Osmanlı'nın yüzyıllar boyunca kadını evde çocuklarının başında tutma çabasının yarattığı genetik kodlamayı kırmak kolay değil. Ayrıca bu bilinçli olarak da tercih ediliyor olabilir. Bazı kadınlar için erkeğin işte kadının da evde olması bir konfor alanı yaratıyor olabilir. Kadınlar eğer bazı kazanımlar elde etmek ve iş yaşamında daha etkin olmak istiyorlarsa bizzat kendilerinin harekete geçmesi gerekir. O kadar çok başarılı kadın örneği var ki şaşırırsınız. İş dünyasının kapıları belki de sadece zorlanmak istiyordur. |
2290 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |